İster siyasette, ister sporda, ister dînî anlayışta…
Siyasî liderlere hakaret, küfür, aşağılayıcı ifadelerden kaçınmalı..
Eleştirebilirsin, sevmeye bilirsin hatta nefret bile edebilirsin, ama küfretmenin, hakaret etmenin insanî bir davranış olmadığının idrakinde olmak gerek..
Sen onun sevdiği liderine küfredersen, o da senin sevdiğin liderine küfreder..
Nasıl ki;
Sevdiği liderine küfredilmesini hazmedemiyorsa bir kişi, bir başkasının da sevdiği lidere küfredilmesini hazmedemiyeceğini bilmesi gerek…
Sporda da durum aynı..
Bakıyorum da aklı başında diye bildigimiz kişiler, taraftarı olmadığı takımın futbolcusuna, antrenörüne hatta taraftarına hem küfrediyor, hem hakaret ediyor hem de en asağılayıcı ifadelerle karşı takımın taraftarının saldırmasına sebebiyet verebiliyor, bilinçsizce..
Biri birine el kol hareketleriyle alenen hakaret etmeseydi, diğeri de gidip onun burnunu sıkmayacaktı, örneğin..
Aşırı fanatik taraftarların anaşist söylemlerle paylaşım yapmalarını esefle kınıyor, onların daha itidalli davranmalarını öneriyor,
Daha bilinçli taraftar olmalarını umut ediyoruz..
Dînî anlayıslarda da durum aynı..
İslama hakaret eden bir kişiye tepkisiz kalınamayacağı gerçeğini unutmamak gerek..
Sen İslama hakaret edip aşağılayıcı ifadelerle fâsıklığını alanen bildirirsen, öldüğün vakit de rahmet dilenmeyi bekleyemezsin, inançlı kesimden..
Tıpkı, geçenlerde konser sırasında ölen Volkan Konak gibi..
Şayet Volkan Konak, her demecinde, her konserinde her programında islamı aşağılayıcı ifadelerde bulunmasaydı, içkinin haram olduğunu ifade eden Diyanet Reisini hedef almayıp “kadehimi Diyanet reisinin şerefine kaldırıyorum” demeseydi, eminim ki öldüğünde hiç kimse lanet okumayacaktı..
Yine de günahıyla sevabıyla öldü gitti..
“Allah taksiratını affetsin” diyelim en azından..
Örneğin, Edip Akbayram gibi..
O da solcuydu, o da devrimciydi ama bir kez bile İslama hakaret ettiğine de, alaya aldığına da şahit olmadık..
Muhteşem müziğini icra etti, kimsenin inancına hakaret etmedi..
Hiç bir kesimi hedef almadı..
Sanat hayatı boyunca inandığı davasının izinden gitti..
Ve o da öldü..
Gördünüz mü sosyal medyada veya basında, Edip Akbayram için “geberdi” ifadesinin kullanıldığını…
Toplumu germemek gerek, sevgili dostlar..
Herkes herkesin yaşantısına, siyasî görüşüne saygılı olmak zorunda, eğer huzurlu bir toplum olmak istiyorsak…
Erdoğanı seven biri olarak, Özgür Özele veya muhalif başka bir parti liderine hakaret etmemeliyim ki, Erdoğan’a küfredilmesin…
Fenerbahçeli bir kişi olarak, Galatasaray veya Beşiktaş taraftarına hakaret etmemeliyim ki;
Fenerbahçe taraftarına da hakaret edilmesin…
Mü’min bir kişi olarak, müslüman olmayan birine hakaret etmemeliyim ki;
Dinime inancıma hakaret edilmesin…
Her etkinin bir tepkisi olacaktır, elbet..
Tepki görmek istemiyorsa bir kişi, etki etmekten uzak durabilmeyi bilmeli…
Söversen, söverler…
Sövmeyene de kimse sövemez..
Kalın sağlıcakla…